3 HAZİRAN DÜNYA BİSİKLET GÜNÜ

3 HAZİRAN DÜNYA BİSİKLET GÜNÜ

02 Haziran, 2021 21:06, Haberler by carraro 0 Yorum

​3 Haziran Dünya Bisiklet Günü bu yıl 3 yaşına bastı.

3 Haziran Dünya Bisiklet Günü bu yıl 3 yaşına bastı.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 2018 yılında 3 Haziran gününü iki tekere ayırdı. İnsanlık tarihinin en sevilen icatlarından birine takvimde bir yer ayrılması için bu kadar beklenmiş olması şaşırtıcı değil mi?

Aslına bakarsanız bisikletin kendisi de şaşırtıcı bir şekilde geç bir icattır. Yazı kadar eski bir icat olan tekerlek en az beş bin yaşındayken, bisiklet hepi topu iki yüz yaşında. Aslında icadın tarihini 500 yıl geriye, Rönesans’a kadar götürenler var.


1974’te ilk bisiklet tasarımının Rönesans’ın simge ismi Leonardo da Vinci’ye ait olduğu iddia edildi. Onun eskizlerinin ve notlarının toplandığı Codex Atlanticus’ta o güne kadar “fark edilmeyen” bisiklet çizimi kanıt olarak gösterildi.

Ne var ki çok geçmeden, söz konusu eskizin, esere 1960-70 arasında yapılan restorasyonda eklendiği ortaya çıktı.


Bugün halen, eskizi orijinal kabul eden bir grup insan olsa da, genel kanaat ters yönde. O yüzden, Baron, Karl Von Drais’in 12 Ocak 1818’de patentini aldığı Koşu Makinası (Laufmaschine) bisikletin atası kabul ediliyor. İki teker bir kalastan müteşekkil bu alete, mucidinin adından hareketle Draisine de (Drezin) deniyor.

Drezin bisikletin aleti kabul edilse de aslında “scooter”ın atasıdır. Çünkü pedalı yoktur. Ayaklar halen yerdedir. Bisikletin pedala kavuşması için yaklaşık 20 yıl beklemek gerekecektir. İskoçyalı mucit Kirkpatrick MacMillan’ın deyim yerindeyse “itmeli pedal sistemi”yle sürücülerin ayakları yerden kesilir. McMillan’ın pedalları tam bir dairesel hareket yapmaz, bir tür otomobil pedalı gibi ileri iterek çalışır. Pedallara bağlı bir mil arka tekeri döndürür.

1860’larda pedal yeni bir evrim geçirir. Bu kez ön tekeri çeviren, ve tam bir tur atan pedal icat edilir. Hem Almanya’da hem de Fransa’da eş zamanlı olarak benzer iki alet üretir. Joseph von Baader adındaki Alman Mühendis’in “Tretkurbelrad” adını verdiği aletiyle, baba-oğul Michaux’ların “Velocipede” adını verdiği alet bisiklet tarihinin kritik eşiğini temsil ederler. Pierre ve Ernest Michaux’nun icadı, kullanan kişinin hissettiği duyguya bağlı olarak “Boneshaker” (Kemik titreten) olarak da adlandırılmıştır.

1870’lerde bisiklet başka bir aşamaya geçer. Ön teker büyür, arka teker küçülür. İngilizce Koca Teker anlamında “Big Wheel” denilen bu nesnenin bir diğer adı da Penny-Farthing’dir. Bu isimlendirme ilhamını İngiliz para birimi Penny ve Farthing’den alır.

Ama bütün bu geliştirmelere rağmen, mevcut bisikletler pek kullanışlı değildir. Binmesi de inmesi de hayli zordur. Güvenlik açıkları vardır. Bu handikapları çözmek için 19. yüzyılın sonunu beklemek gerekecektir.

1880’lerin sonunda büyük bir devrim yaşanır:
Bugün halen kullandığımız gövdelere çok benzeyen yeni bir gövde icat edilir. Pedal yer değiştirir, artık ön tekerde değil, bu yeni gövdenin ortasındadır. Pedalın takılı olduğu ön dişli zincir ile arka tekerdeki küçük dişliye bağlanır. Bütün bu radikal değişikliklerin üstüne bir de yeni fren sistemi eklenince bu bisikletin adı “Güvenli Bisiklet” (Safety Bike) olur.

Safety Bike ile bisiklet, binilmesi-inilmesi daha kolay, daha hızlı bir alete dönüşür. Üretimin artması ve fiyatları göreli düşüşü, onu bir “elit eğlencesi” olmaktan çıkartır, daha dar gelirli grupların ulaşım aracına dönüşür.

O günden beri milyarlarca insanın kullandığı, bağlandığı bir eğlence, spor, ulaşım, aracıdır. Ara ara geri plana itilse de, ekolojk kriz gibi, pandemi gibi insanlığın başının sıkıştığı her yerde tekrar keşfedilir, yardıma çağrılır.

O vefalı bir dosttur.

Dünya Bisiklet Günü’nüz kutlu olsun.

Aydan ÇELİK

Lütfen ikiden fazla bisiklet seçmeyin.